2 Ağustos 2013 Cuma

Huzur ve Hüzün=Ece GÜRSEL

                Yazımın başında şunu belirteyim,bu uzun soluklu yazılarımdan biri olacak.Uzun soluklu dediğim yazılması zamana yayılan yazılardan.O yüzden hangi tarihte başlar hangisinde bitiririm inanın bilmiyorum...
                   Ülkemizde model camiasına bakış açısını her iki yönlü olarak da az çok herkes bilir.Onunla ilk tanışmamızda malesef magazin dünyası sayesinde oldu Türkiye'deki çoğu insan gibi.Aslında şu cümlede malesef kelimesini dahi kullanmak sanki onun mesleğine saygısızlık yapmak gibi geliyor ama anlatmak istediğimi eminim çoğunuz anlıyorsunuzdur.
                   Kariyerinde modelliğin yanı sıra sunuculuk ve müzik programcılığı da var Ece GÜRSEL'in ayrıca oldukça iyi bir eğitim aldığını da söylemeden geçmeyelim.Ayrıca 2kadın.com sitesinde yazılar yazmasının yanı sıra sahne programlarının da devam ettiğini ekleyelim ve bu kadar biyografik bilgi yeter diyelim.
                 Beni tanıyan bilir eskiden bu yana rock,metal vb gibi o dönem şartlarında alternatif şarkılar dinleyen biriyim.Sanırım onun müzikal kimliği ile ilk tanışmam zap yaptığım bir günde üstelikte onun olduğu programı bir kaç kez geçtikten sonra yine geçerken "şarkılarımın hemen hepsinin söz müziği bana ait "cümlesini  duymamla durmam biroldu.Benim için o kadar özel bir cümledir ki bu.Bu cümleyi kuran kim olursa olsun ne tarz müzik yaparsa yapsan baştan  dikkatimi çekip ilgi alanıma girer benim.Yinede ülkemizdeki model şarkıcı tayfasının yaptıkları daha doğrusu yapamadıkları ortadayken içimde derin kuşkular olmadığını da inkar edemem.Az kıyısıdan Ayşe Hatun dışında müzikal duruşunu kendime yakın hissedebileceğim birilerinin olabileceğine pek ihtimal vermiyordum.Burda ne bilim Demet gibi,Soner gibi isimlere haksızlık ettiğimi düşünmeyin kendi müzikal çerçevem beğenilerim dahilindedir bu yorumum.Yoksa emeğe saygımız sonsuz.
               Daha sonra şarkılarını dinledim.2009 yılından itibaren çalışmaları yapılıp 2011 yılında yayınlanan Yarı Farkında albümünü.Aynı anda kendisini twitterden da takip etmeye başladım ve sitede yazdıklarını okumaya...Bu süreçte o kadar çok kendimden şey buldum ki onda.O programda o cümleyi kurmadan önceki kafamdaki Ece GÜRSEL ile ondan  sonraki süreçteki Ece GÜRSEL arasında o kadar fark oldu ki.Belkide bu yazının ana fikri bu olmalı bilemiyorum.Zaten bizim ülkemizin en şaşırdığım özelliklerinden belkide en sevdiğim yönlerinden biridir önyargıların olumlu yönde kırıldığı insanlar...
              Takip edebildiğim kadarı ile sahne çalışmalarında daha sert daha damar diye tabir edilen şarkılara yer veriyor.Albüm tam bir sonbahar kış albümü bana göre. En hareketli şarkıda bile sesinde öyle bir hüzün varki bunu kelimelere anlatmak gerçekten çok zor.Benim ülkemizde bu hüznü bulduğum tek isim Şebnem FERAH iken tarzlar bire bir örtüşmesede aynı hüznü ondada bulduğumu belirtmeliyim.Bıçak gibi,Mayıs akşamı,Derinim gibi şarkıları dinlerken gerek sözlerde gerek müzikde öyle çok şey buldum ki kendimden.Burda küçük bir itiraf müziklerin de çok ama çok başarılı olduğunu üstüne basa basa söylememe rağmen sözler onların bir adım önünde.
            Onun şarkılarını dinledikçe insanın içine garip bir huzur,garip bir hüzün çöküyor.Kimsenin olmadığı bir yerde kendisi geçmişi ile hesaplaşası yada gecenin bir vakti kendini dinleyesi susası geliyor insanın onun şarkılarını dinledikçe.Ne garip bir tabir oldu değilmi?
          İşin bir başka ilginç boyutu önyargı meselesi.Bunun üzerinde çok durmak istemiyorum  ancak şu var Ece çok güzel bir kadın,çokda iyi bir model.Dışardan bakıldığında bu camia insanlarının hiç sorunlarının,duyarlılıklarının olmadığını yada ne bilim yine garip bir tabir olacak ama normal insanlardan çok farklı olduklarını düşünürken bu hayat içinde nasıl olupta ondan böyle hüzünlü,böyle dingin,böyle duru şarkılar çıkıyor nasıl hayatı,çevresini dahası kendisini bu kadar doğru sözlerle bu kadar doğru şarkılarla ifade edebiliyor? Yanlış anlaşılmasın hiçbir müzisyeni bir başkası ile karşılaştırmam ki buna da sonuna kadar karşıyım ancak Şebnem için kullanılan "Şebo güçlü bir kızdır" cümlesi bence daha ilk albüm olmasına rağmen onun içinde rahatlıkla kullanılabilir.Hatta itiraf etmek gerekirse belkide Ece çok  daha güçlü bir kız...
        Bu yürek meselesi,kalp meselesi sanırım.Birazda Allah vergisi.Yoksa tarzı ne olursa olsun ne müzisyenlerin ne şarkılarda piyasa çıktıklarını dahası ne tarz bir hayat yaşadıklarını biliyoruz.Benim için gerçek bir müzisyen gerçek bir gönül insanıdır Ece GÜRSEL.Şu satırları yazarken fonda "Kaçmak istiyorum çok uzaklaraaa,medcezir aşklardan" diye akıp gidiyor müzik.
      Kendimi tekrar etmek istemem ama onu,o dingin güzel duru sesini  dinlerken içimi kaplayan tatlı huzur,tuhaf hüzün bu anlatılması gerçekten çok zor birşey.Olurda bir gün tanışma fırsatımız olursa  ona soracak ona dair merak ettiğim öyle çok şey varki...Sadece şarkıları değil az yukarıda bahsettiğim gibi yazdığı yazılar hatta bazen paylaştığı bir resim bile onun ne kadar özel ne kadar farklı biri olduğunu anlatıyor bana.Yani şunu şöyle somutlaştırayım evinin güzel bir resmini paylaşıp altına işte huzur yazması dahi insanda tatlı bir tebessüm yaratıyor.İnanın bana ülkemizde bu yüreğe sahip çok fazla müzisyen gibi müzisyen yok.
        Tekrardan modellik mesleğine sonuna kadar saygım olduğunu belirteyim ancak benim için ondan önce yine az yukarıda da belirttiğim gibi gerçek bir müzisyen gerçek bir yürek insanı ve gerçekten çok ama çok duru ve güçlü bir kızdır Ece GÜRSEL.
       Gelelim bundan sonrasına...Okuduğum ve dinlediğim kadarı ile bundan sonraki albümlerinde daha pop-rock hatta rock tarzı birşeyler yapacak ve yine anladığım kadarı ile söz müzik kendisine ait olacak.Onun sesinden sert rock şarkılarıdaki isyanı,savaşı,mutluluğu ve hüznü görmekte eminim çok ayrı bir lezzet olacak...Ayrıca kesinlikle ve kesinlikle ileride hem akustik hemde jazz-blues tarzı bir albümde bekliyorum kendisinden.Ne bilim düşünüyorumda serin bir sonbahar akşamında hatta belki hafif yağmurlu bir akşamüstünde, yanımda sevdiğim insanlar varken sahnede tüm duruluğu ve hüznü ile onu izlemek ondan  Norah JONES şarkıları dinlemek bu dünyadaki en özel en güzel şeylerden biri olurdu sanırım.
          Birazda korkularımdan bahsederek bitirmek isterim.Dünyada aslında müzik piyasasının durumu malum ve gidişat hiç iyi değil.Artık neredeyse müzisyenler profosyonel anlamda bu işi yapmak yerine sırf biriktirdiklerini insanlarla paylaşmak için müziğe olan saygılarından müzik yapar duruma geldiler.Bu bağlamda Ece'nin albümlerimin ülkemizde çok çok tutacağı öngörüm yok,zaten iyi insanlarda her zaman kazanmıyor  ama sen ne olursa olsun şarkı söylemekten beste yapmaktan vazgeçme olur mu?  
                Şuan sabahın altısı.Yazıyı bitirmek bugüne kısmetmiş...Herkesin gibi benimde hayata dair savaşlarım,acılarım,mutluluklarım,hüzünlerim,koşturmacalarım var bu mücadele içinde tıpkı diğer müzisyenler gibi sığınacağım limanlardan biri oldu Ece GÜRSEL  şarkıları,sözleri...Yüreğine,yüreğine,yüreğine sağlık Ece GÜRSEL...
               



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder